Nur.gen.tr
Bismillah her hayrın başıdır.
Sayfa(5-43):

Çünkü, mahlûkatın en müntehab ve en müstesnası olan Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm’ın nefsi, kendi kendine mâlik olmazsa ve ef’âlinde serbest bulunmazsa ve harekâtı başka bir ihtiyara bağlı ise; elbette hiçbir şey, hiçbir şe’n, hiçbir hal, hiçbir keyfiyet -cüz’î olsun küllî olsun- o muhit iktidarın, o şâmil ihtiyarın dâire-i tasarrufunun hâricinde olamaz.

Evet, bu çok ma’nidar kasem-i Muhammedî’nin (A.S.M.) ifâde ettiği gâyet muazzam ve muhit bir tevhîd-i Rubûbiyettir. Ve bu tevhidin isbatına dâir yüz belki bin bahir bürhanlar, Sirâcınnûr olan Risâle-i Nur’da beyân edildiğinden, bu hakîkat-ı âliyenin tafsilât ve isbatını ona havale ederek bu “İkinci Şuâ”da muhtasar üç makam içinde bu çok ehemmiyetli hakîkat-ı îmaniyenin birinci makamında; gâyet lâtif ve tatlı ve çok kıymettar ve nurlu, hadsiz semerelerinden üç küllî meyvelerini gâyet muhtasar bir sûrette beyânla, o meyvelere benim kalbimi sevkeden zevklerime ve hislerime işâret edilecek. İkinci Makam’da ise bu kudsî hakîkatın üç küllî muktazîsi ve esbâb-ı mûcibesi beyân edilir ve o üç muktazî üç bin muktazilerin kuvvetindedirler. Ve Üçüncü Makam’da, o hakîkat-ı tevhidiyenin üç alâmetleri zikredilecek ve o üç alâmet üç yüz alâmet ve emâre ve delil kuvvetindedirler.

BİRİNCİ MAKAMIN BİRİNCİ MEYVESİ

Tevhid ve vahdette cemâl-i İlâhî ve kemâl-i Rabbânî tezahür eder. Eğer vahdet olmazsa, o hazine-i ezeliye gizli kalır.

Evet, hadsiz cemâl ve kemâlât-ı İlâhîye ve nihayetsiz mehasin ve hüsn-ü Rabbânî ve hesabsız ihsanât ve baha-i Rahmânî ve gâyetsiz kemâl-i cemâl-i Samedânî, ancak vahdet âyinesinde ve vahdet vasıtasiyle şecere-i hilkatin nihayâtındaki cüz’iyatın sîmalarında temerküz eden cilve-i esmâda görünür.

Meselâ; iktidarsız ve ihtiyarsız bir yavrunun imdâdına umulmadık bir yerden, yâni kan ve fışkı ortasından beyaz, sâfi, temiz bir süt göndermek olan cüz’î fiil ise, tevhid nazariyle bakıldığı vakit,

Kelimenin manası için üzerini çift tıklayınız.
 | 
Pharmaceutical Track & Trace System İlaç Takip Sistemi